Sekiz çocuğu evlenip gidince yalnız kalan Nene Lala, son olarak Japonya'ya giden oğlundan da bir yıldır haber alamamaktadır. Kimsesiz bir halde yaşamakta, günlerini oğlundan gelecek telefonu bekleyerek geçirmektedir. Yaşlılık yalnızlıkla da birleşince, beklediği telefon daha bir vazgeçilmez olur. Oğlu komşularını arayacak ve onu telefona çağıracaklardır. Sonunda oğlu arar. Ama mahallede çocuklardan başka herkes bir cenazededir. Ve aranan evin kapısı da ders çalışması için evin çocuğunun üzerinden kilitlenmiştir. 1,5 saat sonra tekrar telefon gelecektir ama Nene Lala nasıl telefona ulaşacak? Tüm İran filmlerinde olduğu gibi basit bir konu mükemmel işlenmiş. Nene Lala ve Çocukları. Mutlaka izleyin.

Besleyip büyütüyorsunuz
kuş olup uçuyorlar
yol gözlüyorsunuz
arayıp sormuyorlar
Allah'ım evlat imtihanı ne ağır   =(
link çalışmıyordu
güncellenmiş oldu bi vesile

Gülsen mi ağlasan mı türünde çok sahne barındırıyor.
Bir çok yerde karmaşık duygular içerisine giriyor insan.
Yaratılana şikayet etmeyen insan, çok güzel insan oluyor, hayat ona değer katıyor.
Ya o minik yüreklerin taşıdığı endişe ve yardım etme heyecanına ne demeli? Belki de çocukluktan çıkınca rahmet kalkıyor insanlıktan da çıkıyor insan.

Arkadaşı kızıma çok soru soruyormuş, bu sabah şikayetleniyordu.
"Şeytan diyor ki 'sana ne' de" ama demiyormuş, diyemiyormuş.
Ahh o şeytan bize geldi mi hemen emre amade oluyoruz.

Konuyu nereye getirdim yahu gene.