You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

blu3x
Fırlatılan Taş
Genç bir yönetici, yeni jaguarı içinde kurulmuş, biraz da hızlıca, bir mahalleden geçiyordu. Park etmiş arabaların arasından yola fırlayan bir çocuk olabilir düşüncesiyle dikkatini daha çok yol kenarına vermişti. Bir şeyin yola fırladığını görünce hemen fren yaptı ama aracı durana kadar gecen mesafede yola çocuk fırlamadı. Bunun yerine, yepyeni arabasının yan kapısına büyükçe bir taş çarptı.

Adam hızlıca frene yüklendi ve taşın fırlatıldığı boşluğa doğru geri geri gitti. Sinirlenmiş olan genç adam arabasından fırladı ve taşı atan çocuğu kaptığı gibi yakında park etmiş olan bir arabanın gövdesine sıkıştırdı. Bunu yaparken de bağırıyordu:

- “Sen ne yaptığını sanıyorsun serseri? Bu yaptığın ne demek oluyor? O gördüğün yepyeni ve pahalı bir araba ve attığın o taşın mahvettiği yeri düzelttirmek için kaportacıya bir sürü para ödemek zorunda kalacağım. Neden yaptın bunu?”

Küçük çocuk üzgün ve suçlu bir tavır içindeydi.

- “Lütfen, amca, lütfen kızmayın Ben çok üzgünüm ama başka ne yapabilirdim, bilemedim. Taşı attım çünkü işaret etmeme rağmen diğer arabalar durmadı.”

Çocuk gözlerinden süzülen yasları elinin tersiyle silerek park etmiş bir aracın arkasına işaret etti.

- “Abim orada. Yokuştan yuvarlandı ve tekerlekli sandalyesinden düştü ve ben onu kaldıramıyorum.”

Çocuğun simdi hıçkırıklardan omuzları sarsılıyordu ve şaşkın adama sordu;

- Onu kaldırıp tekerlekli sandalyesine oturtmama yardim edebilirimsiniz? Sanırım abim yaralandı ve benim için çok ağır.

Ne diyeceğini bilemez halde, genç yönetici boğazındaki düğümden yutkunarak kurtulmaya çalıştı. Yerde yatan sakat çocuğu kaldırıp tekerlekli sandalyesine oturttu, cebinden temiz ve ütülü mendilini çıkartıp, çeşitli yerlerinde oluşmuş ve kanayan yara ve sıyrıkları dikkatlice silmeye çalıştı. Bir şeyler söyleyemeyecek kadar duygulanmış olan genç adam, abisinin tekerlekli sandalyesini iterek yavaş yavaş uzaklaşan çocuğun ardından bakakaldı. Jaguar marka arabasına geri dönüşü yavaş yavaş oldu ve yol ona çok uzun geldi. Arabanın yan kapısında taşın bıraktığı iz çok derin ve net görülür şekildeydi ama adam orayı hiçbir zaman tamir ettirmedi. Oradaki izi, su mesajı hiç unutmamak için sakladı:

“Hiçbir zaman yasamın içinden, seni durdurmak ve dikkatini çekmek için birilerinin taş atmasına mecbur kalacağı kadar hızlı geçme. Allah ruhumuza fısıldar ve kalbimizle konuşur. Bazen, onu dinlemek için vaktimiz olmuyorsa, bize taş fırlatmak zorunda kalır. Fısıltıyı dinle veya taşı bekle.”
Agız'dan Çıkan Söz Kulak'a Kadar Kalp'den Çıkan Söz Kalp'e Kadar Gider...
İrşad Ormaktır Muradimiz...Makam Şan Şöhret deil amacımız
Bunu ilk beğenen sen ol.
Profesör
RE: Fırlatılan Taş
bunu ilk okuduğumda çok duygulanmıştım çok güzel,ibret alınmalı..
Göz sayesinde görüyor olsaydın gece uyurken rüya göremezdin.
Demek ki görmüyorsun, sana gösteriliyor.
Bunu ilk beğenen sen ol.

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren İslami Forum sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.