21-09-2017, Saat:12:09 AM
Faydası Kur'ân-ı Kerîm'den daha büyük ve şifâsı daha çok bir kitap semâdan indirilmedi. Kur'ân-ı Kerîm, hastalıklara devâ, kalblere cilâdır. Allâme Fahruddîn-i Râzî merhûm “Biz de Kur'ân'dan peyderpey öylesini indiririz ki mü'minler için şifâ ve rahmettir...” meâlindeki İsrâ sûresinin 82. âyet-i celîlesinin tefsirinde der ki:
Kur'ân-ı Kerîm'de, fâsid (bozuk) îtikadlar, kötü ahlâklar gibi ruh hastalıklarına şifâ vardır. Kur'ân-ı Kerîm'i okuyan bunlardan şifâ bulur. Lâkin ihlâsla, kalb huzuruyla, madde ve manasıyla Allâhü Teâlâ'ya yönelerek okumalı, haram yememeli, günahlara dalmamalı, kalbi gafletle perdelenmiş, örtülmüş olmamalıdır. Nitekim hadîs-i şerîfte:
“Allâhü Teâlâ gâfil ve kendisinden başka şeyle meşgûl olan kalbden yapılan duâyı kabul etmez” buyurulmuştur. Şartlara riâyet edilerek okunan Kur'ân-ı Kerîm, doktorların tedaviden âciz kaldıkları her türlü hastalığı dahi iyileştirir. Hadîs-i şerîfte: “En hayırlı şifâ Kur’ân’dır” ve “Kur'ân ile şifâ aramayana Allah şifâ vermez” buyurulmuştur.
İmâm Kuşeyrî'nin oğlu çok şiddetli hastalığa yakalandı. İmâm, bu üzüntü içinde iken rüyasında Peygamber Efendimizi (s.a.v.) gördü. Oğlunun hastalığını ona arz etti. Peygamberimiz: “Niçin şifâ âyetlerine mürâcaat etmiyorsun?” buyurdu.
Hâsılı, Kur'ân-ı Mübin; maddî, mânevî, bedenî ve kalbî hastalıklara şifâdır. Nitekim: “Kur’an devâdır.” hadîs-i şerîfi de bunu bildirmektedir.
(Fezâil-i Şehr-i Ramazân, Üchûrî)
Kur'ân-ı Kerîm'de, fâsid (bozuk) îtikadlar, kötü ahlâklar gibi ruh hastalıklarına şifâ vardır. Kur'ân-ı Kerîm'i okuyan bunlardan şifâ bulur. Lâkin ihlâsla, kalb huzuruyla, madde ve manasıyla Allâhü Teâlâ'ya yönelerek okumalı, haram yememeli, günahlara dalmamalı, kalbi gafletle perdelenmiş, örtülmüş olmamalıdır. Nitekim hadîs-i şerîfte:
“Allâhü Teâlâ gâfil ve kendisinden başka şeyle meşgûl olan kalbden yapılan duâyı kabul etmez” buyurulmuştur. Şartlara riâyet edilerek okunan Kur'ân-ı Kerîm, doktorların tedaviden âciz kaldıkları her türlü hastalığı dahi iyileştirir. Hadîs-i şerîfte: “En hayırlı şifâ Kur’ân’dır” ve “Kur'ân ile şifâ aramayana Allah şifâ vermez” buyurulmuştur.
İmâm Kuşeyrî'nin oğlu çok şiddetli hastalığa yakalandı. İmâm, bu üzüntü içinde iken rüyasında Peygamber Efendimizi (s.a.v.) gördü. Oğlunun hastalığını ona arz etti. Peygamberimiz: “Niçin şifâ âyetlerine mürâcaat etmiyorsun?” buyurdu.
Hâsılı, Kur'ân-ı Mübin; maddî, mânevî, bedenî ve kalbî hastalıklara şifâdır. Nitekim: “Kur’an devâdır.” hadîs-i şerîfi de bunu bildirmektedir.
(Fezâil-i Şehr-i Ramazân, Üchûrî)