07-02-2009, Saat:12:32 AM
Ahmed b. Hanbel Hz. Ali radiyellahü anh'tan şunu rivayet etmiştir: Beni Resulüllah sallallahü aleyhi ve sellem çağırdı ve buyurdu ki, " Sende İsâ'ya benzer bir yön vardır. Yahudiler onu öylesine horlamışlardır ki, anasına iftira bile etmişlerdir. Hırıstiyanlar da öylesine sevmişlerdir ki, onu kendisine layık olmayan bir yere indirmişlerdir." Hz. Ali şöyle devam etti: Dikkat edin, iki grup, benim hakkımda kendilerini gerçekten mahvedeceklerdir. Birisi sevenlerdir ki, beni bende olmayan şeylerle öveceklerdir. Diğeri de horlayanlardır ki, bana olan kinleri onları bana iftiraya zorlayacaktır. Bakın, ben peygamber değilim. Bana vahiy gelmez. Ama ben gücümün yettiği kadar Allah'ın kitabına ve Resulüllahın sünnetine uygun iş yaparım. Size Allah'a boyun eğmeyi emrettiğim sürece hoşunuza gitse de gitmese de bana boyun eğemek görevinizdir. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, I/160)
Hz. Ali hakkında aşırılık edenler iki gruptur. Biri ona aşırı sevgi besleyenler diğeri de onu aşırı derecede horlayanlardır. Hz. Ali 'nin ifadesi ile bunların her ikisi de kendilerini mahvetmişlerdir.
Hırıstiyanlar, Hz. İsa'ya olan aşırı bağlılıklarnıdan dolayı onu Allah'ın oğlu kabul etmişler, Tanrının Hz. İsa'nın şahsında insan kılığına büründüğünü söylemişlerdir.
= Ric'at İnancı=
İmamların ölümlerini kabul etmek istemedikleri için bazı aleviler ric'ata veya ruh göçüne inanmışlardır.
İran şiilerinin ric'ata inanır. Bunu şöyle açıklarlar :
" İmamiyenin, Ehl-i beytten gelen rivayetlere göre, Allah Teâlâ'nın ölenlerin bir bölümünü öldükleri surette dünyaya getireceğine, böylece de bir bölüğün yüceltileceğine, bir bölüğünün alçaltılacağına, gerçeklerin haklı olduklarının, zalimlerin haksız bulunduklarının meydana çıkacağına inançları vardır."
=Takiyye İnancı=
Bu inanç şöyle açıklanmaktadır :
Takiyye, bir toplumdan yahut birinden çeşitli suretlerde korunmak, mensub olduğu zümreyi o zümrenin malını canını, inancını zarardan emin etmektir. Bu, kendilerinden ve kendilerine uyanlardan zararı uzaklaştırmak, canlarını korumak, müslümanların düzeninini ve birliklerini sağlamak için Ehl-i beytin şiarıdır.
Takiyyenin sebep olduğu aşırılıklar :
Hz. Ali'nin 30 sene takiyye yaptığı, düşman olduğu halde dost göründüğü iddia ediliyor. Bu onun haşa, hilekar, iki yüzlü ve münafık tipli olduğu kanaatini vermez mi ?
Diğer taraftan Hz. Ali'nin ve ehl-i beytin dışında olanlar, onlara düşman oldukları halde iki yüzlülükle onlara dost görünmüş olmazlar mı? Sonuçta Resulüllah'ın bütün ashabı münafık ve iki yüzlü içi başka, dışı başka kişiler durumuna düşmezç mi? O zaman Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem kendi ashabını iki yüzlü bir şekilde yetiştirmiş demektir.
HZ. ALİ'Yİ AŞIRI HORLAYANLAR
Hz. Ali'yi aşırı horlayanların başında Haricîler gelir. Bunlar başlangıçta Hz. Ali taraftarı iken Hz. Ali ile Muaviye arasında çıkan Sıffîn savaşında Muaviye, kaçmaya yeltendiği bir sırada bu zor durumdan kurtulmak için hakem tayini düşüncesini ortaya attı. Muaviye'nin ordusu, Kur'an-ı Kerim'i havaya kaldırdılar. Fakat Hz. Ali savaşa devamda kararlıydı. Daha sonra haricî adını alan bir grup önce Hz. Ali'yi hakem tayinine ve bilirli bir hakemi kabul etmeye zorladıkları halde daha sonra hakeme baş vurmayı büyük bir günah saydılar. Hz. Ali'nin, işlemiş olduğu bu günahtan dolayı tevbe etmesini istediler. Çünkü onlara göre Hz. Ali hakeme başvurmakla küfre girmişti. Nitekim kendileri de bu sebeple kafir olduklarını ve tevbe ederek yeniden islama girdiklerini sanıyorlardı. Haricilerden bir kısmı Hz. Ali'ye tabi olanları da müşriklikle suçluyorlardı.
yani alevilerin bir kısmı HZ.ALİ ra hakkında ifrata aşırılığa kaçmışlardır.hatta bazıları peygamberliğin HZ ALİye geldiğini ama HAŞA EFENDİMİZİN PEYGAMBERLİĞİ ALİNİN elinden zorla aldığını söylerler.ve bazı sapık inanışlarından dolayı bazı alevilerin küfre düştükleri ve o yüzden müslüman bir bayanın alevilerle evlenmeleri dinimizce yasaktır...
Buhârî'nin rivayetine göre Muhammed b. el-Hanefiyye diyor ki, babama (Hz. Ali kerremellahü veche'ye) sordum : Resulüllah sallallahü aleyhi ve sellemden sonra insanlarin en üstünü kimdir ? Dedi ki, " Ebubekr'dir. Ondan sonra kimdir, dedim. Dedi ki, Ömer'dir. Bundan sonrakinin Osman olduğunu söylemesinden korkarak dedim ki, "Sonra da sensin." Dedi ki, "Ben başka değil, sadece müslümanlardan biriyim." (Buhârî, Fedâil'üs-Sahabe, 5)
Bilindiği gibi bugün Şia, Hz. Ali'nin halifeliğini bir iman meselesi saymaktadır. Onlara göre imanın şartlarından biri de Hz. Ali'nin ve soyundan gelenlerin Hz. Peygamberden sonra halife olduklarına inanmaktır. Ezan okurken "Eşhedü enne Aliyye veliyyullah" demeleri bu inanç esasını ilan etmekten başka bir şey değildir.
İNŞAALLAH BU KARDEŞLERİMİZDE KURAN VE SÜNNET YOLUNA GİRERLER EN KISA ZAMANDA.''YAHUDİNİN TAHTA KILICI''DİYE BİR KİTAPTA OKUMUŞTUM KAHROLASI MASONLAR KENDİ İNANÇ VE İBADETLERİNDEN BAZI ŞEYLERİ ALEVİLİĞEDE SOKMUŞLAR.MESELA ALEVİLER İBADET YAPARKEN KIZLI-ERKEKLİ-ÇALGILI ÇENGİLİ İBADET YAPARLAR YAHUDİLERDEDE ÇALGIYLA İBADET İNANCI VARDIR...
Hz. Ali hakkında aşırılık edenler iki gruptur. Biri ona aşırı sevgi besleyenler diğeri de onu aşırı derecede horlayanlardır. Hz. Ali 'nin ifadesi ile bunların her ikisi de kendilerini mahvetmişlerdir.
Hırıstiyanlar, Hz. İsa'ya olan aşırı bağlılıklarnıdan dolayı onu Allah'ın oğlu kabul etmişler, Tanrının Hz. İsa'nın şahsında insan kılığına büründüğünü söylemişlerdir.
= Ric'at İnancı=
İmamların ölümlerini kabul etmek istemedikleri için bazı aleviler ric'ata veya ruh göçüne inanmışlardır.
İran şiilerinin ric'ata inanır. Bunu şöyle açıklarlar :
" İmamiyenin, Ehl-i beytten gelen rivayetlere göre, Allah Teâlâ'nın ölenlerin bir bölümünü öldükleri surette dünyaya getireceğine, böylece de bir bölüğün yüceltileceğine, bir bölüğünün alçaltılacağına, gerçeklerin haklı olduklarının, zalimlerin haksız bulunduklarının meydana çıkacağına inançları vardır."
=Takiyye İnancı=
Bu inanç şöyle açıklanmaktadır :
Takiyye, bir toplumdan yahut birinden çeşitli suretlerde korunmak, mensub olduğu zümreyi o zümrenin malını canını, inancını zarardan emin etmektir. Bu, kendilerinden ve kendilerine uyanlardan zararı uzaklaştırmak, canlarını korumak, müslümanların düzeninini ve birliklerini sağlamak için Ehl-i beytin şiarıdır.
Takiyyenin sebep olduğu aşırılıklar :
Hz. Ali'nin 30 sene takiyye yaptığı, düşman olduğu halde dost göründüğü iddia ediliyor. Bu onun haşa, hilekar, iki yüzlü ve münafık tipli olduğu kanaatini vermez mi ?
Diğer taraftan Hz. Ali'nin ve ehl-i beytin dışında olanlar, onlara düşman oldukları halde iki yüzlülükle onlara dost görünmüş olmazlar mı? Sonuçta Resulüllah'ın bütün ashabı münafık ve iki yüzlü içi başka, dışı başka kişiler durumuna düşmezç mi? O zaman Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem kendi ashabını iki yüzlü bir şekilde yetiştirmiş demektir.
HZ. ALİ'Yİ AŞIRI HORLAYANLAR
Hz. Ali'yi aşırı horlayanların başında Haricîler gelir. Bunlar başlangıçta Hz. Ali taraftarı iken Hz. Ali ile Muaviye arasında çıkan Sıffîn savaşında Muaviye, kaçmaya yeltendiği bir sırada bu zor durumdan kurtulmak için hakem tayini düşüncesini ortaya attı. Muaviye'nin ordusu, Kur'an-ı Kerim'i havaya kaldırdılar. Fakat Hz. Ali savaşa devamda kararlıydı. Daha sonra haricî adını alan bir grup önce Hz. Ali'yi hakem tayinine ve bilirli bir hakemi kabul etmeye zorladıkları halde daha sonra hakeme baş vurmayı büyük bir günah saydılar. Hz. Ali'nin, işlemiş olduğu bu günahtan dolayı tevbe etmesini istediler. Çünkü onlara göre Hz. Ali hakeme başvurmakla küfre girmişti. Nitekim kendileri de bu sebeple kafir olduklarını ve tevbe ederek yeniden islama girdiklerini sanıyorlardı. Haricilerden bir kısmı Hz. Ali'ye tabi olanları da müşriklikle suçluyorlardı.
yani alevilerin bir kısmı HZ.ALİ ra hakkında ifrata aşırılığa kaçmışlardır.hatta bazıları peygamberliğin HZ ALİye geldiğini ama HAŞA EFENDİMİZİN PEYGAMBERLİĞİ ALİNİN elinden zorla aldığını söylerler.ve bazı sapık inanışlarından dolayı bazı alevilerin küfre düştükleri ve o yüzden müslüman bir bayanın alevilerle evlenmeleri dinimizce yasaktır...
Buhârî'nin rivayetine göre Muhammed b. el-Hanefiyye diyor ki, babama (Hz. Ali kerremellahü veche'ye) sordum : Resulüllah sallallahü aleyhi ve sellemden sonra insanlarin en üstünü kimdir ? Dedi ki, " Ebubekr'dir. Ondan sonra kimdir, dedim. Dedi ki, Ömer'dir. Bundan sonrakinin Osman olduğunu söylemesinden korkarak dedim ki, "Sonra da sensin." Dedi ki, "Ben başka değil, sadece müslümanlardan biriyim." (Buhârî, Fedâil'üs-Sahabe, 5)
Bilindiği gibi bugün Şia, Hz. Ali'nin halifeliğini bir iman meselesi saymaktadır. Onlara göre imanın şartlarından biri de Hz. Ali'nin ve soyundan gelenlerin Hz. Peygamberden sonra halife olduklarına inanmaktır. Ezan okurken "Eşhedü enne Aliyye veliyyullah" demeleri bu inanç esasını ilan etmekten başka bir şey değildir.
İNŞAALLAH BU KARDEŞLERİMİZDE KURAN VE SÜNNET YOLUNA GİRERLER EN KISA ZAMANDA.''YAHUDİNİN TAHTA KILICI''DİYE BİR KİTAPTA OKUMUŞTUM KAHROLASI MASONLAR KENDİ İNANÇ VE İBADETLERİNDEN BAZI ŞEYLERİ ALEVİLİĞEDE SOKMUŞLAR.MESELA ALEVİLER İBADET YAPARKEN KIZLI-ERKEKLİ-ÇALGILI ÇENGİLİ İBADET YAPARLAR YAHUDİLERDEDE ÇALGIYLA İBADET İNANCI VARDIR...