Sürekli kaçıncı rekatta olduğunu, hatta hangi vakte niyet ettiğini unutup duruyorsan,
Selam verir vermez seccadeden kaçarcasına kalkıyorsan,
Tesbihat yapmıyor, dua da etmiyorsan,
Tuvalette geçirdiğin süre namazda geçen süreden fazlaysa,
Namazları o çok sevdiğin dizinin sonraki bölüm özetinden sonraya erteliyorsan,
Namazdan kurtaran günlere erişince derin bir oh(!) çekiyorsan
Her sabah işe gitmek için kalkınca sabah namazını kılıyor, ama haftasonu olunca sabah namazına hiç uyanamıyorsan,
Namaz kılınca pantolonun diz yapmasını kafaya takıyorsan,
Namazlar hep son yarım saate kalıyorsa,
Camiye cumadan cumaya gidiyorsan,
En büyük mutluluğun sevdiğin yemekleri yemek, online alışveriş sepetleri doldurmaksa,
Kuran okumayı bildiğin halde en son ramazan ayında bir cüz okumuşsan, kuran gerçekten rafta tozlanmışsa, mealinden tefsirinden hiç nasibin yoksa,
Hatim için sana verilen ama okumadığın bir sürü cüz varsa,
Bir fakire en son ne zaman yardım ettiğini hatırlamıyorsan,
Kurbanı bile kredi kartıyla alıp onunda asgarisini ödeyip faiz bulaştırdıysan,
Başörtün küçücük olduğu için sürekli boynun tenin falan görünüyorsa,
Boyun uzun görünsün diye, başörtünü hep deve hörgücü gibi yapıyorsan, uzaylı canavar Alien gibi oluyorsan,
Sıktığın parfümün kokusu son 20 metredeki her erkeğin burnundaysa,
Bilgisayar oyununda bonus toplayan karakterler gibi yolda gördüğün her kadına dönüp dönüp bakıyorsan, hiç boş geçmiyorsan,
Kurduğun neredeyse her cümlede, nokta virgül yerine küfür kelimeleri kullanıyorsan, sinkaflı konuşmak marifetmiş gibi davranıyorsan,
Sevdiklerinin yüzüne bakmaktan çok borsa grafiklerine bakıyorsan,
Sürekli küçük(!) yalanlar söylüyor, sürekli gıybet ediyorsan,
Küstüğün, beğenmediğin, burun kıvırdığın ve nefret ettiğin bir sürü insan varsa,
Amel defterin faizli kredi taksitleriyle dolmuşsa ömür boyu...
Bir de bu haline gerekçeli bahaneler üretiyorsan,
Bil ki, sana ahirzaman hastalığı bulaşmış demektir. Ve ahirzamanda yaşamanın savruluşudur bu yoldan çıkışlar, bu hastalıklı haller.
İstikamette yürüyemiyor oluşumuzun sebepleriyle, kendimizle yüzleşmek tek çare!
Halil İbrahim Sert