İlginç ki insanımız; 10 yıl önce bir sözleşmeyi yürürlüğe koyup aile kavramını DAHA DA mahvedenleri, yine kendileri iptal edecek-miş-miş-miş diye savunmaya çalışıyor. Hatta parti-purticiliği cihad sanıyor. Siteye üye oluyor ki savunsun laik-demokrat bir partiyi; "çıkarcılık" (materyalizm) dinini ve kavramını öne sürerek. (Kimi savunursanız savunun, önemli değil. Ama din adına yapmayın bunu. Hele de o kanunları bu ülkeye savunduğunuz parti sokmuşken)

İslam çıkarcılığı değil hak ve adaleti savunur. Bu bilinmelidir. Dolayısı ile Müslümanlar olarak bizler, "çıkarcılığa" ve "amaca giden her yol mübahtır" ifadelerine inanmıyoruz. Bu nokta bilinmelidir. Çok mühimdir.

İkinci nokta ise; eğer dediğiniz gibi hükümetin derdi çıkarcılık ise (evet, çıkarcılık ama halkın çıkarı değil), bu çıkarcılık neden dün düşman olmayı gerektirdi Mısır ile? Bugün düşman olmayı gerektiriyor Suriye ile? Bir ülkeye düşman kesilmedeki çıkar neydi? Şimdi barışınca neden çıkar oldu? Ülkenin çıkarı barışmakta ise 10 yıldır neden küstü?

Özetle biz de (halk) kimseye düşman olalım demiyoruz. Hatta halkımız "komşularla sıfır sorun" sözüne inanıp bu hükümeti başa getirmişti. Ancak sizin savunduğunuz hükümet, komşularla düşman oldu, biz-halk değil. Irak'a Amerika'yı ben mi soktum? Suriye'de muhaliflere ben mi silah verdim? Libya'ya Mehmetçiğimizi ben mi gönderdim?

Bizim eleştirimiz, kendileri laik-demokrat olup, şeriat devleti olmadıkları halde (şeriat devleti olsunlar-olmasınlar demiyorum); ve komşu ülkelerdeki hüküm-kanunlara kıyasla daha fazla İslam karşıtı kanun ve hükümlere (eski başörtüsü-sakal yasağı, genelevlerin kanunen açık olması, zinanın, eşcinselliğin serbest olması vb.) sahip olmalarına rağmen; bir dönem ihvancıları-islamcıları kullanan; ihvancıları kendi ülkelerinde isyan etmeleri için yönlendiren, ve henüz bir devrime hazır olmayan o ülkelerde muhaliflere silah vererek iç savaşlara sebep olan bir hükümetin.. 180 derece dönüş yapmasını ama ihvancıların ve particiliği mücahitlik sanan kesimlerin "kullanıldık" dememesi, diyememesidir.

Allah razı olsun kodoo
demezler demezler
korkarlar haliyle ucunda hapsolmak sürülmek var
ama bir de ahiret var ...

Sanıyorum doğuda hayır kalmadı, belki de onun için güneşin batıdan doğması ile her şey son bulacak.