“Sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarır?” de. Gizlice O'na yalvararak: “Eğer bizi bundan kurtarırsan biz mutlaka şükredenlerden oluruz.” diye dua edersiniz.

"Kul Men yuneccîkum" Siz KİM kurtarır kara ve deniz sıkıntılarından
Ted'une-hu: HU dan yani O'ndan yardım istersiniz ve gizlice yalvarırsınız bizi bundan kurtarırsanız muhakkak sana şükredenler olucaz dersiniz
Abdül kadiri geylani Huuuuu
Ahmer errıfahi Huuuu
Necmettini kübra Huuuu
Hu dan yardım istersiniz
Sonra
Enam 64 "deki Allah siz kurtarır bütün sıkıntılardan sonra yine ona şirk koşarsınız"

Allahın ailesinden (Ehl-i beyten) peygamberinden evliyasından yardım istersiniz bizi bundan kurtarıssanız şükredenlerden olucaz dersiniz. Allah kurtarır sonra yine şirk koşarsınız..

bu ayetlerden anlaşılacağı üzere Şirk Benliktir. Allahın varlığına karşı Ben varım diyerek yaşamak yaratırım sevdasıyla ikide birde kaşlarını çatmak yeri ezer gibi gezmek semayı deler gibi bakmaktır.. acze düşüncede bütün benliğinden soyunarak Hu dan yardım isterler kurtulunca yine şirk koşarlar

Yoksa (Hu) dan yardım istemek Şirk değildir.

İnsan ve Allah ikilisinde, insan; insan olduğunun farkında olmalıdır. Müslüman ülkelerde bireyler pasif olarak yetişmektedir. Pasif insan. İşte şirk pasif insan olmakla başlar.

Her kez yok olacak. Dedelerimizin dedeleri yok oldu. Torunlarımızın torunları da yok olacak. Sürekli nesillerimiz yok olup yenisi gelecek. Ve hayat çok ama çok kısa. Kimse Peygamber sav zamanından bu güne yaşamadı. Dolayısı ile hayat hiç kimsenin adamı olmaya ihtiyacımız olmadığı kadar kısa. Başkaları için yaşamayın. Kendiniz için yaşayın!

Kim bu bilmemne xxx hazretleri! Bir insan. Tıpkı peygamberler gibi. Bakınız Peygamber sav bizler arasındaki fark nedir?

Peygamber
1) elçi
2) kul

İnsan
1) kul

Şimdi bu fark da elçinin bir görevi var. Nedir bu? Allahı insanlara bildirme görevi. Kim bu insanlar? Biziz. Dedelerimiz ve torunlarımız. Demek ki bu bilgi için soru soracağımız biri var. Bu mesuliyet karşısında Peygamber sav hem her insanın hemde Allahın karşısında görevli.

Bizler peygambere sav bile soru sorabilecek hakka sahibiz. Çünkü bize Allahı bildirme görevi ona verildi. Hazreti xxx imam efendilere değil.

Şimdi, yetişkin insan; fırına gidip pide alacak kadar özgüven sahibi iken; kendi öz fikrine ne kadar sahip. Yetiştiği camianın, okuduğunuz kitapların, bir bilgicin size verdiği bilginin, dizinin dibinde oturduğunuz hatiplerin hepsini bir düşünün. İşte her yerinize kancasını takmışken yazdıklarınız ve söyledikleriniz ne kadar size ait.

İnsanların bağlı olduğu bu fikri gruplar menfaat sahibidir. Yok olmama menfaati. Güçlü olma menfaati. İşte bu sebeple; cemaatlerin, tarikatların, siyasi grupların hepsinin ama hepsinin tek bir şeye ihtiyacı var. Gruba itaat edecek insana. Yani pasif insana.

Pasif insan ve sürünün yegane üyesinin kendi fikri diye sunduğu ateşli fikirleri vardır. İşte bu kuvvet tek başına yaşayamayacağı korkusudur. Ve bu fikirleri kendisinin sanır. İmam nedir? Kim bu insanlar. Neden bunların fikirlerine itaat etmeliyiz.

Bir düşünün. Beden mezarda hidrokarbonlarına ayrılacak moleküler bir süreçten başka bir şey değil. Ve fosilleşme için gereken kaynaklarız. Ruh ise içimizden giden başka bir süreç. O zaman bu mezar neden kutsal? Neden bir ölünün huzurunda binlerce insan biraz şeker biraz ekmekle oruç açıyor?

Bir düşünün. Seccade nedir? NAMAZ kılmak için eğilip kalktığımız alan temiz olmalı. Peki ipek kumaşlardan yaldızlı iplerden örülü bu kumaş parçası neden kutsal bir değer gibi dolabın en güzel köşesinde.

Bir düşünün. Şeriat nedir? İşlediğiniz günahların cezası 250 odun ise cehenneme ne ihtiyaç var. Bu sınav niye oluyorki. Size bu hukukun olduğunu küçük yaşta aşılayan bilgilerle düşünün. Bu fikirler kimin.

Bir düşünün. Mekke'de zekat versek, moskova da vereceğimiz zekattan daha fazlamı sevap kazanacağız. Kutsal şehir. Kutsal. Kutsanmış. İlah - i. Hımmm. Allah bize her iki şehirde de aynı uzaklık da değil mi? Neden Mekke kutsal kim söyledi bunu?

İşte hepsi böyleler. Pasif insan fikirlere hapis olur. Ve hapishanesinde yemeklerin kalitesinin artmasını özgürlük kazanmak zanneder. Ey Türk Gençliği hitabını okuduğumuz da özeti şu; ey genç pasif olma öne geç atıl. Aman Allahım korkunç bir şey bu insan özgür olacak. Ülke bağımsız olacak. Her kez bir birey olacak. Korkunç bir tablo. Çünki pasif insan yapısını bozuyor.

İşte bu sebeple Şirk Şirketlerinin düşmaları vardır. Bu gibi fikirlere alerji olurlar. Şirk şirketlerinin cemaatleri mezhepleri tarikatları imamları vardır. Ve köleleştirdikleri her insan; Allaha iman karşısında tek başına olamayacak kadar pasif ve korkaktır.

[quote='Rhodium' pid='621190' dateline='1466546880']

Bir düşünün. Şeriat nedir? İşlediğiniz günahların cezası 250 odun ise cehenneme ne ihtiyaç var. Bu sınav niye oluyorki. Size bu hukukun olduğunu küçük yaşta aşılayan bilgilerle düşünün. Bu fikirler kimin.

Pardon?