Ancak kurbanın eti, ve bağırsakları gibi şeylerinin satılması caiz değildir. Ayrıca kurbanların deri, et, yağ, baş, ayak, yün ve süt gibi parçalarının satılması da mekruhtur. (2). Zira Hz. Peygamber (s.a.s.) “Kim kurbanın derisini satarsa, kurban kesmemiş gibidir.” (3) buyurmuştur. Bu sebeple kurbanın derisi ya da etinin satılması halinde alınan bedelin sadaka olarak verilmesi gerekir (4).
Kurbanın derisi, bir yoksula veya hayır kurumuna bağışlanabileceği gibi, evde namazlık, kalbur ve benzeri ev eşyası yapılarak kullanılmasında da bir sakınca yoktur (5).
Kurbanın her hangi bir kısmı kasap ücreti olarak da verilemez. Hz. Ali‟den şöyle dediği rivayet edilmiştir: Resulullah (s.a.s.), develer kesilirken başında durmamı, derilerini ve sırtlarındaki çullarını paylaştırmamı emretti ve onlardan herhangi bir şeyi kasap ücreti olarak vermeyi bana yasakladı ve “Kasap ücretini biz kendimiz veririz.”buyurdu (6).
Kaynaklar
1-Ebû Dâvûd, Dahâyâ, 10
2-İbn Nüceym, el-Bahru‟r-râik, Beyrut, ts. , VIII, 203
3-Beyhakî, es-Sünenü‟l-Kübrâ, Haydarâbâd, 1344, IX, 294
4-Merğinânî, el-Hidâye, IV, 76
5-Kâsânî, Bedâiü‟s-sanâî, V, 81; Merğinânî, el-Hidâye, IV, 76
6-Müslim, Hac, 348; Buharî, Hac, 120; Buyû, 21; Ebû Dâvûd, Menâsik, 21