You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

İnsan, ruhuyla insandır...

İnsan, ruhuyla insandır...

Profesör
İnsan, ruhuyla insandır...
İnsan iki şeyden meydana gelir: Ruh ve ceset! Bunlar beraber oldukça yeryüzünde hayat devam eder. Ruh ayrılınca bedenin kıymeti kalmaz ve hiçbir işe yaramaz. Ruhsuz ceset soğur, rengi kaçar, kokmaya başlar. Hele sıcak mevsimlerde ve sıcak yerlerde kokuşma daha hızlı olur. Bu yüzden cenazeleri bir an önce defnetmeye bakarlar...
İnsan, ruhuyla insandır. Ruh ölmez bedenden ayrılınca lâyık olduğu yere gider. Beden de topraktan gelmiştir, yine toprağa döner.
Sahip olduğumuz bu iki şeyin de gıdaya ihtiyacı vardır. Vücudumuz acıktıkça yemek yeriz. Hem de mümkünse en güzel yiyecekleri seçeriz.
Ancak ruhumuzun gıdasına önem vermiyor, çoğu zaman aç bırakıyoruz. İşte bu yüzden huzur bulamıyor, tek kanatla kuş uçurmaya çalışıyoruz!
***
Peki ruhun gıdası nedir ve nasıl verilir? Ruhun gıdası "marifetullah"dır. Marifetullah Rabbimizi tanımak, emirlerini yapıp, haramlarından sakınmaktır. Fıtratımız (yaradılışımız) bunun üzerinedir.
Nasıl ruh olmazsa ceset bir hiç ise, Allaha itaat ve teslimiyet olmazsa ruh da bir hiç olur. Demek "ruhun da 'ruh'u var!"
Malik bin Dinar hazretleri buyuruyor ki: Ben dünya ehline çok acıyorum. Doğuyor, büyüyor, kendilerine tahsis edilen belli bir hayatı yaşıyor, sonra göçüp gidiyorlar. Fakat dünyanın en tatlı, en lezzetli, en büyük nimetini tadamıyor, o zevkten neşeden mahrum kalıyorlar.
Sorarlar:
-Efendim nedir o dünya ehlinin tadamadığı şey?
-Marifetullah!
Bütün insanlar mes'ud olmak ister. Herkesin yegane gayesi, belki gayelerin gayesi budur. Ne yazık ki insanların çoğu mes'ud bahtiyar değildir.
Asrımıza ilim asrı, teknoloji asrı, sür'at asrı diyebiliriz. Bulutların üstünde uçuyor, suların altına, yerin derinliklerine inebiliyoruz...
Teşhis ve tedavi çok ilerledi, ağrılar dindiriliyor organ nakilleri yapılabiliyor. Buna rağmen ölüme çare bulunamıyor. Dünyanın en ünlü tıp merkezlerinden cenazeler peş peşe çıkıyor...
Bütün bu ilmî gelişmeler insanoğlunu mutlu edemiyor. 21. yüzyıla teknoloji asrı sür'at asrı diyebiliriz ama mutluluk asrı diyemiyoruz.
Nasıl bahtiyar olsunlar? Saadet evinin kilidini başka anahtarlarla açmaya çalışıyorlar. Açılmaz ki! Boşuna zaman harcıyorlar, ellerine zahmetten başka bir şey geçmiyor.
***
Kum tanecikleri güneşte parlayınca çöl göl gibi görüntü verir. Günlerce susuz kalan yolcu, onu görünce çok sevinir. Büyük bir çaba ile "hayalî suya" koşar, daha fazla yorulur, bitap olur, mecali kalmaz. Yanıldığını anladığında çok geçtir artık. İşte yukarıdakilerin hâli de seraptan su bekleyenlere benziyor.
Düşünün biri saadet kuşunu yakalamak istiyor. Aklı havada, gözü havada koşuyor. Ha tuttu ha tutacak ama önünde bostan kuyusu olmasa...
Saadet neye yarar, devamlı olmadıktan sonra?.. Birkaç günlük huzurun ardından sizi üzüntü ve sıkıntı bekliyorsa!..


M.SAİD ARVAS
.
Bunu ilk beğenen sen ol.
Cezalı Üye
RE: İnsan, ruhuyla insandır...
Dünyanın gelip geçici olduğunu anlamak için ölümü düşünmek en etkili yol oluyor kanımca...ben hep şöyle düşünmüşümdür şu an yaşayan genç,yaşlı,erkek,bayan her insana hayatında şöyle 1-2 hf yoğun bakım gösterilmeli...o ortamın içine girmeli insanlar...gençliğinde asan kesen koşan durdurulamayan insanları onlarca makina yaşatmaya çalışıyor...dışardan iğnelerle,sıvılarla destekleniyor ama o sondan kimse kaçamıyor...üniversitede staj yaparken bir gün evvel tedaviye aldığımız hastanın ertesi gün yatağını boş görünce çok ürpermiştim Sad
Bunu ilk beğenen sen ol.

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren İslami Forum sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.