Evlerinize kullandığınız perdelerin markalarını iyi seçiniz, dışarıdan nasıl göründüklerine dikkat ediniz, çünkü herkesin kullandığı perdelerden bir farkı olması gerekiyor! Evlerinize gelen misafirlerinize perdelerinin güzelliğinden bahseder durursunuz! Dışarıdan kimse görmese de içeriden dışarıda ne olup bittiğini görebilirsiniz bu da sizleri farklı bir pencereden baktığınızı hissettirir...

Oysa ki evlerine perde alan her bayan aynı duyguları hissederek en güzelini, daha güzelini aramaya koyulur. Ve sonunda her bayanın seçtiği perde kendisi için en güzeli olanıdır. Perde seçimine dikkat eden her bayan perdeyi ne için kullanması gerektiğine de dikkat etmelidir. Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki artık bir çok evin perdesi bile yok. Camdan yapılan plazalar modern yaşat tarzını yaşatırken farzı unutturmaya çalışmaktadır.

Öyle ki perdesiz evler ya kiralıktır, ya da satılıktır. Dediğimiz gibi perdeyi hangi amaç için kullandığınıza dikkat etmelisiniz. Evinize astığınız haya perdesi midir yoksa nefis perdesi midir? Haya perdesi asmak isteyen bir bayanın moda idolü bir perde takmasına ihtiyacı yoktur. Zira Hz. Fatıma (ra) bir gün evinin penceresine astığı bir perdeyi gören Peygamber Efendimiz (sav) kızına dünya malına meyletmemesini söylemiştir. Elbette ki hiçbir bayan Hz. Fatıma gibi zorlukların üstesinden sabırla atlatamayacaktır ama önümüzde Hz. Fatıma gibi bir örnek varken onun yolundan yürümeliyiz.

Modernleşmiş şehir merkezlerinde hem evinin perdesine dikkat etmeyen hem haya perdesine dikkat etmeyenlerin sayıları her geçen gür artıyorken, modernleşmeye inat iffet abidesi mümine bacılarımızda haya perdelerini sımsıkı örtmektedirler. Modern tesettür giyimine karşı baştan aşağı İslami örtünme ile Müslüman kadın bir örnektir ve her zaman örnekte olmalıdır.

Hayanın korunabilmesi için imana ihtiyaç vardır. Zira hadisi şerifte de buyurduğu gibi " haya ve iman ikiz kardeştir. Biri giderse diğeri de gider." İmansız haya insanı sapıklığa düşürürken, imanlı haya insana daima bir muhafız görevi yüklemektedir. İmanın zayıf olduğu noktada haya perdesi ya aralanır yada parçalanır. Zira haya imanın nizamıdır, bu nizam bozulunca diğer tüm parçaları da bozulur.

Bizler evlerimize haya perdesi asmalıyız. Dışarıdan görünmediğimiz gibi içeriden de görmememiz gerekiyor. Haya perdesi gözlerdedir o halde gözlerini harama bakmaktan sakındırınız. Gözlerinin şahitlik edeceği günde aleyhinize şahitlik yapmayacağı amellerden sakının...

Kur'an-ı Kerim; imanı, hayayı, tesettürü öyle güzel anlatmıştır ki bundan nasiplenmemek kişinin noksanlığından kaynaklanmaktadır, noksanlıkta iman eksikliğindendir. imanı tüm bir fert helal-haram dairesi içerisinde olanları ayırt edebilecek ilme sahipken, imanı noksan kişi bunları ayırt edemeyecek yanlışa ve günaha düşmekten kendini koruyamayacaktır.

Hayalı olunuz zira " haya baştan başa hayırdır." Tolumun hayasızlaştırılmaya çalışıldığı bu zamanda hayayı muhafaza etmek ateşe kalkan olmak gibidir. Okulda, işte, çevrede, topluda yani yaşam alanlarınız içerisinde karma bir düzenin varlığı hayayı sürekli tetiklemektedir. Gençlerin bu tuzağa fazlasıyla düşmesi islami eğitimin yetersizliğini de göstermektedir.

Belki de kadınları tsettür içerisinde toplum içerisine salmamak toplumda ki bozkluğun nedeni olabilir. Öyle ki tesettürlü bayanlar bazen sokaklara çıkmalıdırlar ki kimilerine iman, kimilerine korku salmalıdırlar. Tarzın sokaklarda hakim olduğu bu zaman içerisinde tarzın normalleşmiş olarak kabul etmek yerine tarzı farzın ekseriyeti altına almalıyız.

Özellikle hayasızlığın moda çalışmalarını Müslümanların yoğunlukta olduğu bölgelerde icra etmeleri, Müslüman kadın ve erkeklerin algısını tetiklemektir. Buda yetmezmiş gibi Müslümanların tarihi ibadethanelerinde hayasızlığı sergilemeleri bir nabız ölçmesinden ibarettir. Peki moda uğruna çıplaklığı normalleştirdiler mi? Evet!

Başörtüleri yerine saçların omuzların üzerine salındığı, eteklerin yerde sürülmesi gerekirken mini etek ve mayoların yerini alması, ashabı kiramın kadınlarının seslerini değiştirmek için ağızlarına taş katmak veya seslerini kısmak yerine, kahkahaların yükseldiği, sesin çığırtkanlığının kulaklarda yankılandığı, erkeklerle aynı ortamda bulunulmaması gerekirken, sokaklarda, eğlence yerlerinde sarmaş dolaş halleri ne yazık ki normal kabul görülür olmuş...!

Üstadın dediği gibi " günah kalbe işleyip, siyahlandıra siyahlandıra, ta nur-u imanı çıkarıncaya kadar katılaştırıyor." hayanın yoksunluğu da kişiyi günaha yönlendirmeye kafidir.

Şimdi evlerinize aldığınız perdelerin markalarını, modellerini, rengini tartışmak yerine haya perdenizi muhafaza etmeye çalışınız. Hangi perdeyi kullandığınıza dikkat etmelisiniz. Haya perdesi yalnızca bayanlara mahsus değil, erkeklerinde haya perdelerine sahip çıkmaları gerekiyor, zira " erkeklerin haya perdeleri göz kapaklarındadır."

Ilımlı ve sosyal islam değil, dini ve şer-i İslam'ın yaşanılması için haya öğretmenleri görev başına geçmelidirler. Hayayı yok etmek isteyenlere karşı, hayayı muhafaza etme çalışmaları başlatılmalıdırlar. Gençliğin eğlence yerlerine değil, mescitlere ve İslami merkezlere yönlendirmelidirler. İman ve tesettür kimliklerini de en iyi şekilde muhafaza etmelidirler.

Guzel yazmissin eline saglik.. kesinlikle katiliyorum dediklerine

Cok dogru tesekkürler