Bu Âyette, Firavun sülâlesinden ileri gelenlerin Firavun’u tahrik ederek onu Mûsâ peygambere ve İsrâîloğullarına karşı kışkırttıkları görülmektedir. Firavun’un cevabı ise, Mûsâ peygamberi değil de İsrâîloğullarını hedef alması bakımından ilginçtir. Firavun’un Mûsâ peygamberi bir tarafa bırakıp İsrâîloğullarına karşı bir güçsüzleştirme plânlaması bize göre iki sebeple açıklanabilir: Firavun, ya halkının güçsüzleştirilmesi hâlinde Mûsâ peygamberin yalnız, desteksiz kalıp kendisine zarar veremeyeceğini düşünmüş ve onu hiç önemsememiştir, ya da getirdiği göstergelerden etkilenerek onun gerçekten Hakk elçisi olduğunu düşünmüş ve üzerine gitmeyi göze alamamıştır.
Firavun’un bu güçsüzleştirme plânı, İsrâîloğulları için yeni bir zulüm döneminin başlayacağı anlamına gelmektedir. Çünkü buna benzer bir zulüm Mûsâ peygamberin doğumundan önce de İsrâîloğullarına uygulanmıştı.
4.Şüphesiz ki Firavun, yeryüzünde yüceldi ve idaresi altındaki insanları grup grup yaptı; onlardan bir grubu güçsüzleştirmek istiyor; bunların oğullarını boğazlıyor; eğitimsiz, öğretimsiz bırakıp niteliksiz bir kitle oluşturarak güçsüzleştiriyor, kızlarını da sağ bırakıyordu. Şüphesiz ki o, bozgunculardan idi.
(Kasas/4)
Bu zulümleri uygulayanlar her ne kadar farklı firavunlar da olsalar, zulmetmekteki amaç ve kasıtları birbirinin aynıdır. Bu güçsüzleştirme planı, bu surenin 141. Ayeti, İbrahim/6 Mü’min/ 25 ve Bakara/ 49’da de dile getirilmiştir.