You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

Endülüs Devletinin hazin sonu!..

Endülüs Devletinin hazin sonu!..

Profesör
Endülüs Devletinin hazin sonu!..
Bugün, Avrupa’ya medeniyet götüren Endülüs Emevi Devletinin yıkılarak (1492) tarih sayfalarında yerini aldığı gündür... Bu devlet, kimler tarafından ve nasıl kuruldu önce birazcık ondan bahsedelim isterseniz...
Tarık bin Ziyad, Emevî Halifesi Velîd bin Abdülmelik zamanında (705-715) Kuzey Afrika Valisi Mûsâ bin Nusayr’ın âzâdlı kölesi idi. Halife, onda sağlam karakter, kahramanlık, azim ve irâde, isâbetli karar verme, fasîh konuşma, kuvvetli bir hitâbet gücü görünce, kendisini Endülüs’ü (İspanya’yı) fethetmekle görevlendirdi...
Târık bin Ziyâd, emrindeki dört gemi ve yedi bin asker ile 711 yılında İspanya’ya doğru hareket etti. İspanya kıyılarından çıkarma yapar yapmaz, ilk iş olarak gemilerini yaktırdı. Askerlerinin geri dönme ümidi kalmadı... Ateşli bir konuşma yaparak onları cihada motive etti.. Artık mücâhidler harbe hazırdı...

İSLÂM’A DAVET ETTİ
Nihâyet iki ordu karşı karşıya geldi. Düşman eskerleri 100 bin civârındaydı. Târık bin Ziyâd elçiler göndererek onları Müslüman olmaya davet etti. Ancak, Kral, askerlerinin çokluğuna güvenerek, bu teklîfi kabûl etmedi ve müthiş bir savaş başladı...
Târık bin Ziyâd, akıl almaz bir kahramanlıkla savaşıyordu. Çarpışa çarpışa, Kral Roderich’e ulaştı. Bir kılıç darbesiyle onu yere indirdi. Krallarının öldüğünü gören askerler, şaşkın bir hâlde, sağa-sola kaçışmaya başladılar. Mücâhidler, kısa zamanda zafere ulaştılar. Müslümanlar böylece İspanya’ya (Endülüs’e) girmiş oldular. Kısa zamanda Avrupalılara insanlığı, medeniyeti öğrettiler. Hıristiyan dünyasını uyandırıp, bugünkü ilerlemenin esas temelini ortaya koydular...
Endülüs’te ilim ve fen çok ilerledi. Saray ve devlet dâireleri birer ilim kaynağı oldu. Her memleketten ilim öğrenmek için Kurtuba’ya akın akın geldiler. Mükemmel bir tıp fakültesi kuruldu. Avrupa’da ilk yapılan tıp fakültesi budur. Avrupa kralları ve devlet adamları, tedâvî için Kurtuba’ya gelir, gördükleri medeniyete, güzel ahlaka, misâfirperverliğe hayrân kalırlar, iyileşip ülkelerine dönerlerdi...
Ancak, bir müddet sonra maalesef, bu medeniyetin lokomotifi olan İslâm ahlâkını, Allahü teâlânın emirlerini bıraktılar. Din yerine felsefi inançlara sarıldılar. Yalnız ilim ve fennin tek başına kendilerini hedefe götüreceğini zannettiler... İlk yıllarda Hristiyanlara tesir eden Müslümanlar bu sefer Hristiyanların etkisi altında kaldılar. Onlardan kız alıp-verdiler. Bu çözülme üst yöneticilerde de oldu. Benü Kasi Emiri Musa bin Musa, kızını Navarra Kralına verdi. Kardeşinin kızını da Kral Wannaca ile evlendirdi... Yöneticiler kıyafetlerini Hristiyanlar gibi yaptılar. Emir ibni Merdeniş elbiselerinin yanında atının eğerine kadar Hristiyan kontlarına benzedi.
Endülüs emirlerinden I. Hakem’in işret meclislerine (içki âlemlerine) ağırlık vermesi, halkın sevdiği takva ehli âlimlere ilgi göstermemesi “Rabad İsyanları”na sebep oldu. Kurtuba doğumlu İbn-i Rüşd (1126) Endülüs’te Aristo’nun vârisi oldu. Onun eserlerini şerh etti ve Ehl-i sünnet itikadını tahrip etti. Böyle oldukları için de devlet çöktü. Daha sonra, İspanyollar, Gırnata şehrini de alıp Müslümanları kılıçtan geçirdiler...

Hempher’in itirafı!..
Osmanlı’yı yıkmakla, hak din İslamı bozmakla görevli; Türkçe, Arapça ve Farsça’yı ana dili gibi bilen İngiliz ajanı Hempher “Hatıratım” isimli eserinde (İngiliz Câsûsunun İ’tirâfları-Hakîkat Kitabevi) diyor ki:
“8 asırlık Endülüs’ü şaraba ve kumara alıştırarak, aralarına fitne ve fesad sokarak, Kur’an-ı kerim ve diğer İslam kaynaklarını (sünnet, icma-i ümmet ve kıyas-ı fukahayı) tartışır hale getirerek ve dinlerinden kopararak yıktık ve topraklarını işgal ettik. Osmanlı’yı ve diğerlerini de bu silahları kullanarak yıkacağız!..”
Hempher, sözlerine şöyle devam ediyor:
“Müslüman devlet adamlarının etrâfına casuslarımızı yerleştirip, onlar vâsıtasıyla, nâzırlığımızın arzûlarını tatbik etmek için, onları bu devlet adamlarının müsteşarları hâline getirmeliyiz...” Dediği gibi olmadı mı, ne dersiniz?..

Ahmet DEMİRBAŞ
.
Bunu ilk beğenen sen ol.

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren İslami Forum sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.