You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

Bu Ağlamayı Dindirmek İçin Yavru

Bu Ağlamayı Dindirmek İçin Yavru

Ah Teslimiyet..!
Bu Ağlamayı Dindirmek İçin Yavru
SENİN için bu yola atıldık. Acılarına ortak olmak ızdıraplarını dindirmek, gönlünü âbâd etmek için. Bize gönül koyma, aheste - revlik ettik, vaktinde imdadına yetişemedik. Ama inan, sinemizde hep Yakub’un gadru efgânını, içimizde Zeliha’nın aşk-u hicranını taşıdık durduk. O âb-endâm kâmetinin iki büklüm olduğunu her gördükçe, perişan kâkül’ün gibi kalbimde dağılıp durdu. Buruk boynun ve mahzun bakışların karşısında kaç defa kaddim büküldü, gözlerim doldu. Her feryadıma senin türkünden bir nağme katıp destanını dile getirmek istedi isem de, iniltin içimi yaktı; derdin gözümde büyüdü, içim burkuldu.

HEM de sana el uzatmağa utanıyordum.. Âbâ-ı kenâiseyye-i hatırlatan ca'li şefkatimle karşına çıkmağa ar ediyordum zira sana, gözümün önünde kıydılar, zülüflerini târ-u mâr edip, bu hale koydular. Beynini söndürürken, kalbini kursağına yedirirken, görmüştüm olup bitenleri ve uzatamamıştım günahkâr elimi eline... Sızlanışına rağmen uzatamamıştım... Kader’in, Faust’un kaderi, ama Mefiston kim?.. Kim revâ gördü bunları sana?.. Emin bir ülkede idin. Sıcak bir yuvan vardı. Rızkın başının ucunda ve işin yolundaydı. Sonra şu vahşetzâre geldin. Geldiğine bin pişman oldun. Ama gelmek elinde değildi. Etrafını büsbütün boş bulup halini aşina kimse göremedin. Asıl efgânını sadece sen duyuyordun. Ve koşanlar, midenin ah-u vâhına koşuyorlardı. Bu günkü canhiraş feryatların, tâ o zaman başlamıştı. Tâ o zaman terk edilmiştin. Hem de can-fezâ iken. Sen başkalarının keyf ve eğlencesi olarak elde idin, kucakta idin; bir gül gibi göğüste idin, dudakta idin. Ama senin için yapılan şeylerde sana ait olanı bulmak mümkün değildi. Gariptin. Yalnızdın. Ve sahipsizdin.

DÜNÜN bu gününü doğurdu ve bu günün ne olacağı belirsiz yarınlarını hazırlamakta. Yolların ayrımındasın yavrucuk... Şimdi bana müsaade et de, şu bâdirede Bahadır’ın olayım. Mızrabımı senin için vurup, feryadımı ruhuna duyurayım. Bu fırtına ve bu yangında gerektiği an imdadına koşamadığım için de kaldırım taşı gibi şu mücrim başımı ayaklarının altına koyayım. Ve bütün mücrimler adına senden özür dileyeyim: Bir keyf uğruna varlığına sebebiyet verenleri, etine - kemiğine bağlanıp gönlünü unutanları, bir geçici dem için ebediyetine kıyanları, ruhuna hoyratlık aşılayıp sefaletini hazırlayanları afveyle yavrucuk. 


Dilerim derdim affıma vesile olur..





Yürüyorsam düşe kalka, bil ki ısrarımdan..
Bunu ilk beğenen sen ol.
Ah Teslimiyet..!
RE: Bu Ağlamayı Dindirmek İçin Yavru
soylemene gerek yok, çünkü yazı bana ait değil


Dilerim derdim affıma vesile olur..





Yürüyorsam düşe kalka, bil ki ısrarımdan..
Bunu ilk beğenen sen ol.

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren İslami Forum sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.