You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

Ateizmin Hümanizm Çelişkisi ve Materyalizmin İronik Eleştirisi

Ateizmin Hümanizm Çelişkisi ve Materyalizmin İronik Eleştirisi

Acemi Üye
Ateizmin Hümanizm Çelişkisi ve Materyalizmin İronik Eleştirisi
Ateizmin Hümanizm Çelişkisi ve Materyalizmin İronik Eleştirisi

Vâroluşa materyalist açıdan yaklaştığımızda evrim aslında insan denen virüsün mutasyon geçirmesidir. Virüs (insan) önce bakteriye (dünyâya) tutunur. Bakterinin (dünyânın) hücre duvarını hidroliz enzimleriyle sindiren virüs (insan) DNA'sını bakterinin içine sokar. Ateist bilim insanlarına göre insan dediğimiz varlık, uzay boşluğundan dünyaya musallat olmuş bir virüs türüdür. Bunu açıkça söylemeseler bile, dolaylı açıdan ve bilimsel terimler kullanarak dile getiriyorlar. Virüs hücreye girdiğinde bakterinin enzimini kullanır ve yeni virüs DNA'ları üretir. Viral genom konak DNA ile bütünleşir ve birlikte çoğalırlar. Konak hücreye kendi genomunu enjekte eden Virüs, hücrenin ribozomunu ve metabolizmasını kullanarak istediği proteini sentezletir. Litik enfeksiyon, Latent enfeksiyon, Persistan enfeksiyon. Konak hücrenin (dünyânın) kendisini savunmak için ürettiği interferon proteini, diğer hücrelerin reseptör kısımlarına bağlanarak enfeksiyona karşı direnç oluştururlar. AIDS veya Ebola virüsü gibi hastalıklar, tabiatın insan denen virüsten kendisini korumak için geliştirdiği bir savunma mekanizması olabilir. Görüldüğü gibi evrene materyalist perspektiften baktığımızda varacağımız sonuç budur.

The Matrix filmini izlemeyen yoktur sanırım. Filmin basit kurgusunu ve oyuncuların kötü performanslarını bir kenara bırakalım ve filmin bir sahnesinde Ajan Smith ile Morpheus arasındaki diyaloğa odaklanalım. Ajan Smith'in söylediklerini filmden ve filmin vermek istediği mesajdan bağımsız biçimde, yalnızca bir felsefe/dünya görüşü/bakış açısı olarak değerlendirelim. Cinsiyet değiştirerek ikisi de kadın olan Larry ve Andy Wachowski kardeşlerin yazıp-yönettiği The Matrix filminin, Wachowski kardeşlerin kendi ateist düşüncelerini filmdeki Ajan Smith karakterine söyleterek ateizm propagandası yaptıklarını düşünüyorum. Şöyle diyordu Ajan Smith: "Seninle burada geçirdiğim süre içinde öğrendiğim bir şeyi paylaşmak istiyorum; türlerinizi sınıflandırma fikrine kapıldığım bir günümde, aslında sizin memeli olmadığınızı anladım. Bu gezegendeki her memeli içgüdüsel olarak kendilerini çevreleyen ortamla doğal bir denge oluştururlar. Ama siz insanlar bunu yapmıyorsunuz. Siz belirli bir alana yerleşip çoğalıyorsunuz. Sonunda bütün doğal kaynaklar yok olana kadar buna devâm ediyorsunuz. Hayatta kalmak için yapabileceğiniz tek şey başka bir alana yayılmak. Bu gezegende aynı yöntemi kullanan bir başka organizma daha var. Ne olduğunu biliyor musun? Virüs. İnsan türü bir hastalık, bu gezegende bir kansersiniz, bir tür salgınsınız ve biz de tedâviyiz."

Evreni bir ateistin gözünden yorumlamaya devam edelim: Güneş ökaryot bir hücre, dünya da güneşin mitoz bölünmesiyle oluşmuş olabilir. Kâinâtı kanser hastası, gezegenleri de tümör olarak yorumlarsak, insan nüfûsunun kontrolsüz çoğalmasını da hastalığın vücûda yayılma süreci olarak yorumlayabiliriz. Kanserli hücrelerde mitoz bölünme kontrolsüz ve programsız meydana gelir. Çevreyi kirleten, ağaçları kesen, doğaya zarar veren insanlar dünyânın her bölgesine yayılmış durumdadırlar. Yayılmayan tümörlere iyi huylu tümör, yayılanlara kötü huylu tümör denir. Kâinat organizma, galaksiler de organizmanın kontrolden çıkmış kanser hücreleri olabilir.

Evrim teorisi daha geniş perspektifte değerlendirilirse, hücrenin metabolik faaliyetlerinin hızlandığı interfaz evresiyle benzerlikler gösterdiği sonucuna ulaşırız. Güneşteki nükleus genler, dünyânın kendi genetik materyaline sahip olduğu anlamına gelir. Bu açıdan yaklaşırsak insanlar Mars'a gidip orada yeni bir yaşam başlatırlarsa "metastaz" olacak. Vücut ısısının yükselmesi, mikroplara ve diğer etkenlere karşı organizmanın kendini korumak için geliştirdiği bir savunmadır. Küresel ısınma, tabiatın insana karşı geliştirdiği bir savunma mekanizması/bağışıklık sistemi olabilir.

Dünya üzerinde yaşanan savaşları, insanların birbirlerini öldürmelerini, kâinâtın uzak bir yerinden/farklı bir zaman boyutundan mikroskopla izlediğimizi düşünelim. Patojenik bakteriler ile probiyotik bakterilerin savaşına benziyor, değil mi? Mesela yoğurt canlı laktik asit bakterilerini içeren fermente bir süt ürünüdür. Belki de evren başka bir canlının üzerindeki enfeksiyondur ve değişik zaman algısına göre bir hafta sürecektir. Bizim zaman algımıza göre 4,5 milyar yaşında olduğu iddia edilen dünyâ, farklı kâinatların zaman algısına göre birkaç günde oluşan küçük çaplı bir enfeksiyon olabilir.

Konuya materyalist perspektiften baktıkça, ateistlerin insanı bir virüs konumuna düşürdüğüne tanık oluyoruz. Demek ki materyalist felsefeye göre cinsel birliktelik sonucunda doğan bebekler aslında hastalığın yayılma süreci. İnsan odaklı düşündüğümüzde anlamlı hâle gelen cinsellik ve üreme, kainat merkezli ve ateist eğilimli düşündüğümüzde hastalığın çoğalma/yayılma/kendini kopyalama biçimi hâline geliyor. Virüsler konak hücreyi enfekte ederler. Dünyâ bir konak hücreyse, insan da konak hücreyi, yâni dünyâyı enfekte eden bir virüstür. Ateistler kendi argümanlarını ortaya sürerken, aslında kendileriyle çeliştiklerinin farkında değiller. "İnsanları çok seviyorum fakat Yaratıcı'ya inanmıyorum" diyen bir ateist, kendisiyle tenâkuz hâlindedir. Yâhut ateistlerin virüslere karşı bir sempatisi olduğunu, kendilerini virüs olarak görmekten hoşlandıklarını da düşünebiliriz.

Materyalistlere göre çevreci insanları hangi kategoriye dâhil edeceğiz? Doğal yaşamı koruyan kişiler sitopatik etki gösteren virüs olabilirler. Zîrâ bâzı virüsler hücreyi öldürmeden zarar verirler. Litik döngüde virüsün çoğalması için protein îmâl etmeye başlayan konak hücre, aynı insanın çoğalması için gerekli şartları oluşturan evrim sürecindeki tabiata benziyor. O hâlde "dünyâ denen konak hücre neden parçalanmıyor?" sorusu sorulabilir.

Bunun cevabı gâyet açık ve net: Bazı virüsler ekzositoz yaparlar. Viral genomun konak hücredeki DNA ile birleştiğine inanıyorsunuz da, insan denen virüsün dünyâ denen konak hücredeki DNA ile birleştiğine neden inanmıyorsunuz? Ateistlerin artık bir karar verme zamânı gelmedi mi? İnsanın değerli bir varlık olduğunu düşünüp hümanist nutuklar mı atacaksınız, yoksa kendinizle çelişmeye devâm edip, insanın virüs olduğunu mu iddia edeceksiniz? Daha da geniş açıdan irdelersek, evreni adenovirüsler kategorisine dâhil edebiliriz. Belki de başka bir zaman ve mekân boyutundaki üstün zekâlı varlıklar, uzayı mikroskopla inceliyorlardır ve belki onları da miroskopla inceleyen başka bir zaman ve mekân boyutunda yaşayan daha üstün zekâlı varlıklar vardır.

Evrene, dünyâya ve insana materyalist açıdan yaklaştığımızda anlamsızlığa sürüklendiğimize tanık olduk. Mânevî perspektifin bütün yollarını önyargılı biçimde tıkayan ateizmin varacağı yargı; insanın bir virüs olduğudur. Bu sonuç da bizi ahlâkın, öğretilerin ve evrensel değer yargılarının anlamsız olduğunu sonucuna götürür. Târihte ve çağımızda yaşanan sevgisizliğin, bencilliğin ve savaşların sebebi, hiçbir metafizik kavramı kabûl etmeyen ve Allah'ı inkâr eden materyalizm felsefesidir.

Alp Bilge
22 Haziran 2013
Bunu ilk beğenen sen ol.

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren İslami Forum sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.