Kelimelerin anlamı önemli değil, yaşanmışlığa gömül.
Reyhan mavi gözlü yanakları al renginde bir Gilek kızıdır. Bir gün koyunları otlatırken sürüye kurt saldırır ve Reyhan koyunları kurtarmaya çalışırken suya düşer ve Irmak onu Hazar Denizine götürür. Köylüler her ne kadar onu bulmaya çalışsalar da Reyhan'ın ayakkabısı ve yağlığından başka bir şeyi bulmazlar. Kızının ölümüne inanamayan acılı anne 50 yıl deniz kenarında kızını bekler. Bu hikaye dilden dile dolaşır, sineden sineye nakledilir ve böylece "Deniz kızı reyhan" sonsuzlaşır.
İran'ın kuzeyindeki Gilan Yöresi doğası, yemyeşil ormanları ve deniziyle tam anlamıyla Karadeniz'i anımsatır. Gilek dilini anlamak anadili Farsça olanlar için de çok zordur, onun için bazı bölümler çevirilmemiştir. Sanırım pek çevirmeye de gerek yok, duyguları dokuağıtın dili her millette aynıdır, ayrılık ve gözyaşından başka bir şey içermez ağıt şarkıları!
Herkes aynı fikirdeyse,
hiç kimse yeterince
düşünmüyor demektir.
Mevlana