You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

Hızır Peygamber ve Hızır Orucu

Hızır Peygamber ve Hızır Orucu

Cezalı Üye
Hızır Peygamber ve Hızır Orucu
HIZIR NEBİ HAKKINDAKİ BİLGİLER


Ebü Hüreyre’den rivayet olduğuna göre:

"....Hz.Muhammed, Hızır’a Hızır denilmesinin sebebini izah ederken şöyle buyurmuştur: Hızır otsuz kuru bir yere otururdu’da ansızın o otsuz yer yeşillenerek peşi sıra dalgalanırdı...." Kaynak: Sahih-i Buhari, hadis No:1389 D.İ.B.Y.

Ubey b. Kab şöyle der:

"... Hz.Muhammed buyurdu ki, Musa peygamber İsrailoğulları arasında hatip bir kişi olarak ortaya çıkmıştı. Bir gün Musa İsrail evlatlarına vaaz ederken,

ona insanların en bilgilisi kimdir? diye sorulduğunda benim cevabını vermişti;

işte o zaman cenab-ı Hak onu kınıyarak bilgisini kısmıştır. Bunun üzerine Musa: Ey Rabbim! Benden daha bilgili kimse varmı? diye sormuş.

Cenab-ı Hak’da: Evet vardır,

iki denizin kavuştuğu yerdeki kulum Hızır senden daha bilgilidir; diye ona vahyetti. Musa peygamber: Ya Rabb onu nasıl bulabilirim? diye sormuş;

Cenab-ı Hak’da:

Bir balık avla, bir zenbil içine koy; onu kayb ettiğin yerde o kimseyi de bulmuş olursun. Bunun üzerine Musa peygamber bir balık yakalar, onu bir zenbile koyar ve yanında hizmet eden Yüşa bin Nun’la beraber yola çıkarlar. Hızır hakındaki bu sahih hadis Kur-an’ın Kehf süresi 60-82 ye kadar olan ayetlere bağlı olup esasını tamamlar...." Kaynak: Sahih-i Buhari, hadis No:102 D.İ.B.Y.

Yukarda sahih hadis ve Kur-an’ın Kehf süresi 65 ci ayetin nakline göre, Hızır nebi Kelamı İlahi ile müşerref olmakla birlikte ilim-i ledun, ilim-i batın ve ilim-il gayb gibi değişik isimlerle ifade edilen, geçmiş ve geleceğe şamil bir ilime sahip olduğu için diğer nebiler’den daha bilgili olduğundan hiç şüphe yoktur.

Ebü Cafer Muhammed,

"...Hızır nebi devri hakkında şöyle der: Hızır nebi, (M.Ö.333) Mekedonya diye bilinen diyarın hükümdarı Filifos oğlu büyük İskender’in ilk zamanında yaşamıştır. Hızır nebi İskender ile birlikte ebedi hayat suyu kaynağını aramayla meşkul olmuşlar. Nihayet ebedi hayat suyu Hızır’a nasip olup varıp o suda içmiş ve ölmezliğe ermiştir. İskender ise bu sudan mahrum kalmış...." Kaynak: Tarih-iTaberi c.2.s.59-64 E.O.Y.

İbnü´l-Esir,

"...Hızır nebi hakkında kaynaklarda edindiği bilgiye dayanarak şöyle der: İslamiyetten önceki bilginlere göre: Hızır nebi, Hz.Musa bin İmran’dan önce gelmiş, padişah Efridun bin Esgiyan zamanında yaşamıştır. Bazı rivayetlere göre, Hızır nebi, Hz.İbrahim ile eşi Hacer’e iman eden çocuklardan biridir. İsmi Yelya bin Melkan’dır. Babası Melkan büyük ve azametli padişahlardan biridir. Abdullah bin Şevzeb, Hızır nebi hakkında söyle der: Hızır nebi İran asıllı, İlyas bin Yasin ise İsrailoğulları’ndan olup, ikisi her yıl beli bir mevsimde buluşurlardı...." Kaynak: El-Kamil c.1 s.148-151,B.Y.

Hindistan’da Hızır nebi’nin ismi ile bir balık üzerine oturmuş olarak tasavvur edilen hakiki bir nehir İlah’i olmuştur. Friedländer, Hızır nebinin menşeini işte bu cephede aramışlardır. Kaynak: İslam ansiklopedisi, leyden tab-ı mad. Hızır, M.E.B.Y.

Darda kalanların yardımına koşan Hızır nebi, ekseriyet gemicilerin hamisi olarak gösteren milletlerde var. Diyarbekri’ye göre, Suriye sahilinde fırtınalı zamanlarda gemicilerin Hızır nebi’den yardım istedikleri inanışı yaygındır. Kaynak: Tarih el- Hamis, c.1.s.107.

Yukarda görüldüğü gibi Hızır nebi’nin yaşadığı devir hakkındaki malumat, bazen Efridun’un muasırı, bazen Hz.İbrahim devrinde yaşamış gösterilir, bazen de büyük İskende’in muasırıdır.

Bunların farklarını tetkik bizi asıl mevzumuzdan çok uzaklara götürecektir. Şöphesiz Hızır nebi bir çok milletlerin tarih ve enbiya menakiblerinden ehminiyetli mevki işkal etmiş olmakla birlikte, yukarda belirtmiş olduğum kaynakların cümlesi

Hızır’ın ilmini ve peygamberliğini kabul etmekle mütefikirler ve değerli fikirlerini bize muhtelif şekillerde intikal etmişlerdir.

Talib toplumunun inancına göre, asıl ismi Eli, keramet unvanı Hızır (Xızır)’dır. Eli Şahi merdana talib olana, tarifi gerekmez. Çünkü bin-bir ismi vardır biride Hızır, her nerede çağırırsan orada hazır

Allah Eyvallah

kaynaklar

1-Sahih-i Buhari, hadis No:1389 D.İ.B.Y.

2-Tarih-iTaberi c.2.s.59-64 E.O.Y.

3-İbnü´l-Esir, El-Kamil c.1 s.148-151,B.Y.

4-Friedländer, İslam ansiklopedisi, leyden tab-ı mad. Hızır, M.E.B.Y.

5-Diyarbekri, Tarih el- Hamis, c.1.s.107.
Bunu ilk beğenen sen ol.
Cezalı Üye
Hızır Orucu Kur'an-i Dayanakları
Hızır Orucu Kur'an-i Dayanakları




Hızır Orucu: Şubat ayı içerisinde tutulan bir oruçtur genellikle 3 (üç ) gün kurbanı olanlar için 5 gündür.

Hızır orucu Evvel-Ahir peygamberlerden (Kimi kaynaklar pergamber değilde ermiş evliya kabul eder.) Hızır (as.) yüzü suyu hürmetine tutulur. Bir rivayete göre hızır peygamber Türklere gelen peygamberdir.

"... Rivayet odur ki...Hızır peygamber'in bir boz atı vardır. Her kim dara düşse "Yetiş Ya Hızır Dese" Hızır orda olur, yoksulların, darda , zorda kalanların yardımına koşardı. Hızır Peygamber tam 1000 yıl ömür sürdü. Kavminde çok sevilen herkesin hürmet ettiği bir ulu zattı.

uzun bir zaman sonra, Azrail, Hızır peygambere göründü...

Azrail: --- Ya Hızır Hak seni cennetine çağırır hazırlıklarını tamamla...

Hızır peygamber , yine "Yetiş ya Hızır" diyenlerin yardımına koşuyor... her derde derman oluyordu. Hakk'a yürüyeceği gün Hızır peygamberi bir hüzün kapladı...

Azrail: Ya Hızır neden hüzünlenirsin ? Yksa ölümden mi korkarsın? Dedi

Hızır Nebi:--- Ya Azrail, benim hüzünlenmem , ölüm korkusundan değil, benden sonra darda kalanların durumuna üzülürüm...

Bu durum, on sekiz bin Alemin yaradanına malüm oldu... ve hak'tan nida geldi

--- "Ya Azrail, kulum hızırı Atıyla birlikte kevser havuzunun başına götür ve kana kana içsinler, İçsinler ki kıyamete kadar darda zorda kalanların yardımına gitsinler...

Ve bu nedenledirki Hızır nebi, o tarihten kıyamete kadar aramızdadır... ve gönülden " Yetiş ya Hızır " diyenlerin yardımına koşar.

Hızır orucuyla ilgili bir başka kaynak ise , İbn-i Abbas'tan rivayet olunan, bir hadisi Şerife ve buna ilişkin olarak inen Ayete dayanır:

"... Cennet gençlerinin efendileri,İmam Hasan ile İmam Hüseyin hastalanır. Ateşler içinde bir şey yiyip içmeyip baygın olarak yatarlar. Velayetin nuru ve Fatıma-ül Zehra Peygamber efendimize gitmekte çareyi bulurlar... Peygambere lisanınca durumu anlatırlar.Hz. Fatıma çocukların bu haline çok üzülür. Babası Hz. Muhammed’e gider. Ya babam, ya Allah’ın resulü Hasan ile Hüseyin çok hasta ateşler içinde yanıyorlar, acılarına dayanamıyorum, ne yapacağım ben, der .

Hz. Resul bunun üzerine, kızım git niyet edin, 3 gün nezir orucu tutun der. Hz. Fatıma eve gelir, Hz. Ali’ye anlatır. Hz. Ali’de niyet ederek Hz. Fatıma ile birlikte 3 günlük oruca başlarlar

Birinci gün akşam olur, sofrayı kurarlar herkesin önünde birer parça arpa ekmeği vardır, tam yemeğe başlarlar ki kapı vurulur. Kapıyı açarlar. Karşılarına biri çıkar “ya Ali ben yoksulum ve kaç günden beri açım der, yiyeceklerinizi bana verir misiniz” der. O gün ucundan birer parça kopardıkları ekmeklerini yemeyip o yoksula verirler.

İkinci gün; yine oruç tutarlar akşam olduğunda aynı şey olur, sofrayı kurarlar birer lokma yedikten sonra yine kapı çalınır. Kapıyı açarlar karşılarına biri çıkar “ya Ali ben yetimim kaç günden beri açım” der, o günde yiyeceklerini o yetime verirler.

Üçüncü gün de aynı şey olur, bu defa gelen esir olduğunda, sahibinin kendisine yiyecek vermediğini söyler ve o da Hz. Ali’den yiyecek ister. Hz. Ali o günde yiyeceklerini esire verir. Esir gittikten sonra tekrar kapı çalınır ve kapıyı açarlar

Bu defa gelen Hz. Resuldür, Hz. Resul eve girer, oturur, Hasan ve Hüseyin’i dizleri üstüne alır ve şöyle söyler

“Ya Ali bu yavruların hastalığı beni de üzdü” der ve sorar.

“Orucunuz nasıl geçti ya Ali” der. “Sana ayandır Ya Allah’ın Resulü” Allah’ın rızası için 3 gün oruç tuttum, orucumuzu açarken, bir yoksul, bir yetim, birde esir geldi.

Yiyeceklerimizden her gün birine verdik der.

Hz. Resullullah “o gelenler kimdi? Tanıdın mı? ya Ali” der. “Sana ayandır Ya Allah’ın Resulü” der.

Hz. Peygamber gelenlerin Hızır olduğunu söyler...


Bu sırada Cebrail aleyisselam gelir ve Aşagıdaki ayet nazil olur;

Allah Eyvallah, Şeyhen Eyvallah

İsm-i Şah Bism-i Allah Allah

Ayet 7: Onlar verdikleri sözü tam bir biçimde yerine getirirler ve kötülüğü salgın olan bir günden korkarlar.

Ayet 8: Yoksula yetime ve esire, yemeği severek yedirirler.

Ayet 9: Biz size yalnız ve yalnız Allah rızası için yediriyoruz. Sizden bir karşılık da bir teşekkür de istemiyoruz derler (İnsan Suresi 7-8-9)

Hızır Orucu Şubat ayı içerisinde tutulan bir oruçtur... Bilinenin aksine uydurma değil.. Kur'an-i dayanakları vardır.. ve Sünnettir..

Genellikle Şubat.. 13-14-15 tarihlerinde tutulur..


NOT: El-Keyf Suresinde, Ayetlerinde, HIZIR Peygamber, isim verilmeden "...Kullardan bir Kul" olarak geçmektedir. O, Kulun Hz. Hızır olduğunu bildiren hadis kaynakları...

1-Sahihu’l Buhari,

2-Sahihu Müslüm,

3-Tirmizi

Diğer Kaynaklar:

1- Mısır, Mat. Amire 1283, c. 1, s. 404-409.

2-Sefinet’ül-Bıhar, s. 389-391

Saygı ve Sevgilerimle
Bunu ilk beğenen sen ol.
Cezalı Üye
ORUÇ NASIL TUTULUR
ORUÇ NASIL TUTULUR



Alevi-Bektaşi'nin orucu ( Batıni Oruç) ile Sünni ve şii'nin zahir şeriat ehlinin orucu birbirinden farklıdır..

"...Sizin orucunuz Ramazan ayında yememektir. ve içmemektir. ve cinsel ilişkiye girmemektir, Amma bizim orucumuz dünyada olan her şeyden elini çekmektir, insanı rezil edecek kötü ahlaktan kaçınmaktır E'BUL VEFA HAZRETLERİ....."

[b]orucun başlangıcı ve bitimi ile ilgili olarak " Kurana göre oruc siyah iple beyaz ip ayird edilemiyecek duruma gelinceye kadar kadar sürer. ve yine sahur da, beyaz iple siyah ip ayırt edildiği ana kadar yenililir ve içilir. Bize göre sünni görüşün ötesinde, buradaki siyah ip kafirdir beyaz ipse mümindir. yani oruc , bir ömür boyu kiyamete kadar, müminle kafir ayird edilene kadar tutulacaktır.

Yine Hemen belirtmek gerekir ki oruçta derece derecedir... Herkesin Tuttuğu oruçta aynı değildir.

Bu bağlamda;

"Ey Derviş bil ki, oruç üç derecedir. Birincisi halk (avam) derecesi, İkincisi Seçkinlerin (havas) derecesi ve üçüncüsü ise seçkinlerin seçkinleri derecesidir.

Birinci derece orucu, karnı ve cinsel organları orucu bozan şeylerden korumaktır.

İkinci derece orucu, gözü namahreme bakmaktan, kulağı uygun olmayan sözleri duymaktan ve dili konuşmaktan korumaktır.

Üçüncü derece orucu ise peygamberlere ve evliyalara mahsustur ki, bunlar gönlü Hakk'tan gayri seylerden korur. Nitekim Hz. Ali dünya bir gündür ve orada bizim için oruç vardır. demek ki, onun bütün ömrü oruç tutmakla geçmiştir."

Salatın sonu ilahi olgunluk; zekatın sonu gönlü Hakk'ın sevgisine vermektir. orucun sonu Hakk'da zenginleşerek yaratılış unsurlarından uzak durmaktır.

Batıni anlamda oruç bir ömür boyu tutulur.. Alevi-islam inancında oruç sadece yılın belli zamanlarında aç kalmak değildir.. Alevi anlayışında oruç şekilselliğin yanında ( Muharrem ve hızır orucu gibi) Bir ömür boyu tutulur..

Bu manada Alevi bektaşi daimi oruç üzre olandır.. Bir Ömür tutulan bu oruç nasıldır:

1-Elini, gözünü, gönlünü yasaklanmış şeylerden bir ömür boyu her an uzak tutmak

2-Sofradan daima doymadan kalkmak, Tıka basa yemek, Alevi-bektaşi inancında, hatadır, ve hamlıktır nefse düşkünlüktür.

3-Yok iken şükretmek, bulunca paylaşmak, hiç bir şeyde ifrata (Aşırıya-israfa)kaçmamak

4-Allah'ı her daim anmak (zikretmek) ve anmayı sadece belirli vakitlere bırakmamak (daim ibadet halinde olmak)

5-Uyanınca yataktan kalkmak, zamanını iyi şeylere harcamak,boş durmamak

6- Her daim, bilgi peşinde koşar olmak,bir ömür boyu öğrenmek, öğretmek,

Alevi-bektaşi anlayışında, zahiri anlamda oruç ise, Hızır orucu (3 Gün), ramazan orucu (3-10 arası değişebilmektedir), Muharrem Orucu ( 12 gün) tutulur..

1-Sabah sadece niyet için kalkılır. (bazı yörelerde akşam yatarken niyet edilir. sabah kalkma yoktur...) Sabah niyete kalkanlar kesinlikle yemek yemez... oruç öncesi, yemek gece yatmaya doğru yenir... sabah yemek yemek yoktur.

2-Alevi-bektaşi anlayışında İftar geleneği yoktur. Akşam Oruç bozma yemeyi güneş tam olarak battıktan sonradır. Ancak sofradan yine doymadan kalkılır.


Muharrem Orucu ise, Bir Yas orucu olduğu için, Kendine has bazı ilkeleri vardır bunlar:

Muharrem oruç'unda,

1-Hz. Hüseyin'in susuz şehid olması anısına su içilmez,

2-Kurban kesilmez,tıraş olunmaz (Traş olma mecburiyeti olanlar bu kurala uymaya bilir), Eğlence ve düğünlere ara verilir.

3-Akşamları kerbela olayını anlatan kitapler okunur,mersiyeler söylenir.

4- Oruç sonunda kurban kesilir ve Aşure çorbası yapılıp dağıtılır.

5-Bu kurban ve Aşure ise Kerbela'da İmam Zeynel Abidin'in kurtulması ve Ehl-i Beyt soyunun devam etmesinden dolayıdır.

6- Güneş tam olarak battıktan sonra .. iftar açılır.. ancak sofradan doymadan kalkılır.

7- Sabah sadece niyet için kalkılır.. yemek yenmez... en son yemek gece yatmaya doğru yenir.



HIZIR ORUCU

1- Üç gün kurbanı olanlar ise 5 gün tutar... Hızır Peygamber'in Yüzü suyu hürmetine Allah rızası için tutulur.. oruç tutma usul ve kuralları, genel oruç tutma kurallarıyla aynıdır..

2- Hızır orucu ile ilgili Kur'an-i dayanaklar geçmiş sayfalarda verildi.. Bu orucun tutulmasının bir nedeni de, İmam Hasan ve Hüseyin'in hastalanmaları nedeniyle Hz. Ali ve Fatıma'nın oruç tutması nedeniyledir.. ilgili Kur'an ayeti ve kıssa geçmişte verildi

Saygı ve sevgilerimle
Bunu ilk beğenen sen ol.
Cezalı Üye
RE: Hızır Peygamber ve Hızır Orucu
Yetiş Hızır Nebi!



Hızır kimdir, aslı nedir? Alevilerin inanıp masallaştırıp dilden dile söylencesi midir? gerçeği nedir? Aslını Kur’an’da aramak lazım. (Kehf Suresi 60-82 bak)

Hızır Aleyhisselam, Hz. Musa zamanında yaşamış, Ab-u Hayat (ölmezlik suyunu) içerek ölümsüzlüğe erişmiş, kendisine Allah tarafından batın ilmi (ledün ilmi) verilerek Hz. Musa’yı eğitmekle görevlendirilmiştir.

Kur’an:

“Allah velileri için korku yoktur. Tasaya da düşmezler onlar.” Allah velisidir onlar. Onlar için korku ve tasa yoktur. Hakk ile Hakk olmuşlardır. Tasavvuf ehli tarafından da gerçek bilgiye sahip olmuş yetkin insanın (insanı kamil) simgesi sayılmıştır. Halk arasında da dar zamanlarda imdada yetiştiğine inanılan bir peygamber veya erendir.



Çok günah işledim senin katında
Eriş Şah-ı Merdan sen imdat eyle
Kul daralmayınca Hızır yetişmez
Yetiş Hızır Nebi sen imdat eyle

Yalvarması boynumuza farz oldu
Edep erkan müminlere arz oldu
Mü-minin secdesi Hakk niyaz oldu
Yetiş Hızır Nebi sen imdat eyle

Kim kaildir mahşere kalan davaya
Şah Hasan’a ağu verdi Muaviye
İmam Hüseyin mürüvvet eyle canıma
Yetiş Hızır Nebi sen imdat eyle.

Musa Kazım ile salayı veren
İmam Rıza ile mescide giren
Taki ile Naki canıma gelen
Yetiş Hızır Nebi sen imdat eyle

Askeri’nin askerine katılan
Kul olup belh Buhara’da satılan
Çöl Küfe şehrinde nara atılan
Yetiş Hızır Nebi sen imdat eyle

Kırklar’ın cemine beraber gelen
Servet Muhammed’in tacını alan
Sancağını çekip Zülfikar çalan
Yetiş Hızır Nebi sen imdat eyle

Fakir Edna’m der ki, bu sırra eren
Üstadım Hatayi darına duran
Tamuda yanar mı nurunu gören
Yetiş Hızır Nebi sen imdat eyle...

Fakir Edna



Bu gün akşama cuma
Evliyalar gelir ceme
Çağıranı mahrum koyma
Safa geldin Hızır İlyas

Yarın bizim bayramımız
Hakka malumdur halimiz
Daim irfanda dilimiz
Safa geldin Hızır İlyas

Kerbela yı beri geçti
Münkirler peşine düştü
İlyas dedem kaça kaça
Abı-hayat içe içe
Safa gelgin Hızır İlyas

Abdal dedem konduralım
İlyas gelmiş gönderelim
Halimiz bildirelim
Safa geldin Hızır İlyas
Bunu ilk beğenen sen ol.
Kıdemli Üye
RE: Hızır Peygamber ve Hızır Orucu
..................... hızır peygamberden bahsederken hadis veriyorsunuz buhariden , fakat buhariden başka hadis verdiklerinde namazla , oruçla , hacla vs. bir çok meseleyle ilgili hadis verdiklerinde kabul etmiyorsunuz , aynı kaynakta hepsi , işinize gelenimi alıyorsunuz ?

...................... kurandan ayet verdiklerinde dersiniz ki bu kelime kuranda geçmiyor ama dersiniz , hızır diye bir şahıs ismi bile kuranda geçmiyor nasıl kabul ediyorsunuz bu ismi ilginç , musa kıssasındaki kişi var fakat ismi hızır demiyorki .

.......................verdiğin ayetlerde hızır orucu diye bir kelime geçmiyor , kuranda şu ayet var dediklerinde diyorsunuzki o kelime geçmiyor kuranda demesini biliyorsunuz , fakat hızır orucu diye bir tek cümle yokken , hikaye eklemesi ile kuranda hızır orucu var diyorsunuz , hani nerde hızır orucu diye cümle ? namaz dediklerinde diyorsunuz hani nerde namaz diye , salat dua demesini biliyorsunuz fakat hızır orucuna gelince öyle bir cümle geçmediği halde kurani dayanağı var diyorsunuz , hani nerde arkadaşım hızır orucu cümlesi kuranda ? samimi olunuz lütfen din oyuncak değil .
Bunu ilk beğenen sen ol.
Son Düzenleme: 25-06-2013, Saat:03:14 AM, Düzenleyen: e2828.
Forumcu
RE: Hızır Peygamber ve Hızır Orucu
bir çok oruç duydum böyle bir oruç duymadım
şu üstü çizili vatandaş haklı olabilir mi ?
Bunu ilk beğenen sen ol.
Son Düzenleme: 09-02-2015, Saat:05:48 PM, Düzenleyen: mişa.

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren İslami Forum sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.