Gecenin sessizliğini bozan kapı ziliyle uyandım.
Alevleniyordu yüreğimde sanki küçük kıvılcım.
Kara haber tez geldi;duyduğuma inanamadım.
Komutanlar:”Acı ama gerçek!
Oğlun şehit oldu!”dediler.
Ey bu duyguları bana yaşatan evlat!
Rabbim,senin gamzene ak güller kondurur,
Kapanmış gözlerini gören,sanır sanki uyur.
Anacığına iki cihanda yaşatacaksın gurur.
Bu vatanı korudun sen,edindin emanet,
Görevin sona erdi artık,haktır sana cennet.
Ey geleceğin günü hasretle beklediğim!
Bil ki Ömer’ler,Hamza’lar hep yanındadır,
Melekler saf tutmuş,hepsi senin ardındadır,
Artık bize vuslat,mahşerden sonrayadır.
Rahman sorduğunda:"Şefaatin kimedir kulum?"
O zaman,beni hatırlamandır tek arzum.
Ey şehâdet şerbetini yudumlayan yiğidim!
Sen ki bizimle yaşayan,bedensiz bir dirisin,
İsmi arş-ı âlâda yazan peygamber erisin,
Bu vatan toprağının eşsiz gözbebeğisin.
Ölümsüzlüğü,ölümle aralayan asker!
Şimdi senindir Firdevs’teki tüm nimetler.
Ey yirmi yıldır sevgimle,besleyip büyüttüğüm!
Kanın mürekkep oldu,destanın yazılacak.
Elbette şahit olacak kıyamette bu toprak.
Şehâdet,Rabb’in sevdiği kullaradır ancak.
Sizleri ebediyette memnun kılacak yaradan.
Benim elimden ne gelir başka,duayla Fatiha’dan?
Ey bahar kokulu bahçemin solmayan gülü!
Dedin:”Vatan bütündür hep kalacak payidâr,
Bu topraklar bizlere atamızdan yadigâr.”
Düşmanlık edene,dünyayı sen ettin dar.
Armağan olsun geniş mekanlar sana ilelebet,
Çekmeyeceksin artık sen ne acı ne de sefalet.
Ey gidişine ağıt yaktığım Mehmet’im!
Sensizlik yüreğimi dağlasa da tesellim büyük.
En yüce mertebe senin;yok sana günahtan yük.
Asıl mutluluğu tat orada,bu dünya üç günlük.
Cennette buluşuruz inşallah kahraman yiğidim!
Tüm haklarım helal sana şehidim ŞEHİDİM!
r.m.